NAVİGASYON
DADEKI - "DADEKI"den

  GÜNÜMÜZE KADAR ÇELEBİLER
  "DADEKI"den
  => DADEKI
  G I R I Ş
  HACI ÖMER ÇELEBİ
  DUYURULAR
  SEÇMELER
  GÜRCÜLER
  A R Ş İ V
  ARŞİV:2
  Seçme Resimler
  ARŞİV 4
  Haber ve olaylar
  FORMÜLLER
  ANKETLER
  FORM
  ARŞİV:3
  TÜRKİYE
  ALINTILAR
  A-FOTOĞRAFLAR
  TBMM.Ankara
  DEPO=ALTI
  Nurettin'den anılar
  HTML Resimleri
  TORUNLAR
  DEPO 2
  EXTRA ARŞİVİ
  SİTE ARŞİVİ
  NAVİGASYON ARŞİVİ
  DEĞİŞEN ARKA FON
  GÖLYAKA
  ŞARKILAR
  KISA NOTLAR
  NURETTİNDEN ANILAR
  KÜLTÜR
  RESİMLER 2012
  DÜZCE
  Yeni sayfanın başlığı
  NURHAN'DAN FOTOLAR
  DEPO
  ÇEVREMİZDEN
  FOTO
  İLLER
  ONUR 22.7.2013
  AKTARMALİK
  ALI DEDE TORUNLARI
  DEPOLAMA(14.3.2014




BEN: FEHMİ ÇELEBİ: 

       Düzce İlinin Gölyaka İlçesine bağlı,Hamamüstü köyü  denilen yerde, 6 Mart 1945 Yılında," Mart  kapıdan baktırır,kazma kürek yaktırır"ken, sabaha karşı  doğmuşum. Ömer ve Şahzen isimli anne babamın  ortanca çocuğuyum. Zahide adında ablam, Nurettin adında da bir kardeşimvar. Fevzi, Nihan, Onur benim çocuklarım. Dila Şahzen,Ömer Faruk,Muhammed Mirşah adlarında üçtane de torunum var. Anlıyacağınız, torun torbaya karışmış biriyim...

SİTEM İSE :DADEKI:

       Dadeki:Gürcü dilinde " dur " anlamına gelen bir  sözcüktür. Sitenin içeriği, genel kültür ağırlıklıdır. Sizde " DADEKI"yi gördüğünüzde, durup sitenin seyrine dalacak, genel kültürünüzü katına kat , katlıyacaksınız.Şimdilik  kalın sağlıcakla...


KÖYÜM :HACIYAKUP :
     Alıntı:
Hacıyakup, Gölyaka

ALINTIDIR:

 
 
Hacıyakup, Düzce ilinin Gölyaka ilçesine bağlı bir köydür.

 

Maksut Şen

 

 

Tarihi :

 

 

Köyün adının nereden geldiği ve geçmişi hakkında bilgi yoktur. Ancak eskiden Haccıyakup köyüne "SARALTI" denirdi. Muhtemelen  yöre halkının "Sarayaltı" sözcüğünü kısaltarak söylediği  sanılmaktadır. Cumhuriyet döneminde, "Hacıyakup" ismainin tesadüfen verildiği düşünülmektedir.

 

 

Kültür :

 

 

Köyün

gelenek, görenek ve yemekleri hakkında bilgi yoktur.

 

 

Coğrafya

 

 

Düzce iline 18 km,Gölyaka ilçesine 2 km uzaklıktadır. Bir çok kuş ve balık türünü içinde barındıran Efteni Gölü vardır. Ayrıca akarsu yönünden oldukça zengindir. Aksu,Uğur Suyu,Küçük Melen ve Büyük Melen gibi akarsulura sahiptir.

 

 

 

İklim:

 

Köyün iklimi,
Karadeniz iklimi etki alanı içerisindedir.

 

Nüfus:

Yıllara göre köy nüfus verileri
2007 1611 
2000 1378
1997  
1232

Hacıyakup köyünün 2008 Yılı Nufüsu :  543 Hane:786 Erkek : 825 Kadın : 1611 kişidir.

Ekonomi:
Köyün ekonomisi:
  Ticaret:Köy halkı, gülük ihtiyaçlarını,köy bakkalıklarından marketlere dönüşen,ÖZDEMAR ve ÖZDOĞAN marketlerinden karşılar. 
  İ
malat: Dişarıdan gelen bir firma tarafından kooperatif binası kiralanmış,tekstil imalatı yapılmaktadır.Köy halkından ve çevre köylerden bayan işçi çalıştırmaktadır.
  T
arım :Köyde sistemli bir tarım çalışması yoktur.Yeni yeni seracılık alanında faaliyet gösteriliyor.Tahıl,sebze ve meyvecilik,atıl durumdadır. Tarlalara kavak dikilmektedir.
     
Hayvancılık: Köy mera ıslah çalışmaları yapılmış ancak köyde hayvan islah çalışmaları yeteri kadar yapılmadığından, yerli hayvan ırkı çoğunluktadır. Ancak yapılan teşvikten faydalanmak istiyen üç,beş aile besi havancılığına başlamıştır.

    Muhtarlık:

    Yerleşim yerinin köy tüzel kişiliği alması ile birlikte köyün tüzel kişiliğini temsil etmesi için köy muhtarlık seçimleri de yapılmaktadır. 
         Muhtarlığın kendine ait bir binası yoktur.Köy cami derneğinin bainasının bir odasına geçici olarak taşınmıştı Muhtarlık, hizmetdeposu olarak ,Muhtar Hasan Başar tarafından temin edilmiş olan konteyner kullanılmaktadır.  29 Mart 2009 Muhtarlık seçimlerini,köyümüz esnaflarından Maksut Şen kazanmıştır. İyi bir diyaloğla ve başarılı bir şekilde çalışmalarını yürüktedir.

    Köye kalıcı eser veren muhtarlar:
    Ahmet Çelebi(Hamamcı ahmet): Köymerasınıhalkadağıtarak,"ABAZA ÇİMENİ" hariç,köy merasının Aksu köyünün işgalinden kurtarmıştır.
    Cemal Malkoç: Köyde kooperatifçiliğe ve inşaat,mütaitlik çalışmalarında başarılılmuştur.
    Hasan Başar: Köye,içmesuyu,sağlık ocağı, kazandırmış; daracık olan ana köy yolunu genişletmiştir.


    Yerel seçim yılları(1930-1946-1950-1955-1963-1968-1973-1977-1984-1989-1994-1999-2004-2009)
    Tesbit edebildiğim
    Hacıyakup köyü muhtarları:
    1924 -(Değirmenci) Ali Osman 
     1930- Mehmet Özdoğan
     1940 -Hasan Şen (Yosma)
    1946-Ahmet Çelebi(Hamamcı Ahmet)
    1950 -Ahmet Çavuş (Çavuşoğlu)
    1955-   Ali Kaba
    1960 -Ali Bülbül
    1963-   Hasan Kaba (Kara)
    1968- Hüseyin Aslan
    1973  Cemal Malkoç (Didenin Cemal)
    1
    984 - Cafer(Feyzullah) Demircan 
    1999 - Hasan Başar 
    2004 - Hüseyin Başar (Karaoğlan)
    2009 - Maksut Şen

    Hacıyakup köyü İhtiyar heyeti:(20009)
    Hasan Demircan
    Selim Atılgan
    Hüseyin Bektaş
    İbrahim Demircan
    Şaban Kardüz

     29 Mart 2009 İl genel Meclisi Seçim sonuçları:   
    Ana vatan :10
    Milliyetç hareket Partisi:142
    Domokrat Parti :17
    İşçi Partisi :1
    Cumhuriyet Halk Parti : 257
    Büyük Birlik Partisi : 4
    Özgürlük ve dayanışma partisi :2
    Türkiye Kominist Partisi : 2
    Demokrat Parti: 153
    Saadet Partisi : 49
    Adalet ve Kalkınma Partisi : 1112
    Bağimsız Türkiye Partisi: 3
    EmekPartisi :2                                                                                            

    TOPLAM SEÇMEN:1754
    SPOR

    Spor sahası
              Hacıyakup köyü ilk spor faaliyrtlerini 1953-1954 yıllarinda valeybol oyunuy ile tanışmıştır. Zamanın öğretmenlerinden:Hasan Demircan ve Nazım Ceylan , köy gençlerini örgütliyerek valeybol takımını  oluşturmuşl, okulun bahçesinde kurulan sahada, akşam serinliği düştükten sonra, köy gençleri arasında bir kilo gr. lokumuna kıyasıya müsabakalar yapılırdı. Seyircisi bol olur vede gayet neşeli geçerdi.
                 Köyde İlk futbol takımını, 1967 yılında Fehmi Çelebi kurmuştur. Fehmi Çelebi, köy gennçlerini örgütliyerek, iki adet futbol topu, birertakım forma almiş, Aksu çimenine de direklerden oluşan san saha yaptırmıştır. Gün serinliği düştükten sonra gençler arası karşılaşma olurdu. 
                  Zamanın köy muhtarı, top oyunun edebe aykırı olduğunu, hayvanların yaylımının çiğnendiğini bahane ederek, yasak koymuştur. Toplarına tabanca sıkarak men etmiştir. Kurulan takım onbir ay sonra faaliyetini durdurmak zoruda kalmıştır. 

    Alt yapı bilgileri:
    Köyde
    ilköğretim okulu vardır ve çevre köylerden taşımalı sistem ile gelen öğrencilere eğitim verilmektedir.2008 yılında mevcut okula ek olarak yeni bir okul daha inşa edilip hizmete girmiştir.
    Köyde:Yaz aylarında ve okulun tatil olduğu günlerde "subyan mektebi"adı altında,kız ve erkek çocuklara dini eğitim verilmektedir. 
         Ayrıca ayın belirli günlerinde, il ve ilçeden gelen kendilkerine "HOCALAR" tabir edilen bayan hocalar tarafından köy kadınlarına camilerde bilgilendirme,yönlendirme vaizleri verildiği gözlenmektedir.
    Köyün
    içme suyu şebekesi vardır kanalizasyon projesi vardır.Kanalizasyon borular temin edilmiş,alt yapısı henüz gerçekleştirilememiştir Ptt şubesi ve ptt acentesi yoktur. Köye ayrıca ulaşımı sağlayan yol asfalt olup,ara sokaklar stabilizedir. Köyde elektrik , sabit telefon
    ve internet(ADSL) bağlantısı vardır. Gölyaka Belediyesi halk otobusleri ile ulaşım sağlanmaktadır.Köyde Bahri Çakar tarafından taşımacılık kooperatif kurularak taşımacılık girişiminde bulunulmuş; Gölyaka Belediyesi tarafından engellenmiştir. Köyde internet kafe,zahire ve inşaat malzemeleri satışı,pide salonu 3 yıldız ve 5 yıldızlı 2 adet termal otel besi çiftlikleri,plastik enjeksiyon fabrikası,tekstil atolyesi,berber,tuhafiye mini ve super marketler vardır.Gelişmiş bir köydür.2008 yılında yapılan referandumda Gölyaka Belediyesine bağlanmayı kabul etmeyerek köy olarak kalmayı tercih etmiştir. 

    KABRISTANLIK
    Kabristanlik

    Köyümüzden yetişenler :

Memurlar:

Adı Soyadı               Mesleği                    Durumu
1-Hasan Demircan  Öğretmen  ölümü: 18.7.2009  Emekli
2-Salih Demircan   Öğretmen  ölümü: Kasım,2009 ,Emekli
3-Hasan Demircan  Öğretmen   Sağ,çalışıyor
4-Fehmi Çelebi   Öğretmen    Sağ,Emekli
5-Nurettin Çelebi   Yüksek orman mühendisi  Sağ,çalışıyor
6-Fevzi Çelebi  Uzman Öğretmen  Sağ,çalışıyor   Gölyaka Halk Eğitim Baş Mdy.
7-Onur Çelebi   France Telekominikasyon Mühendisi çalışıyor
8-Nihan Çelebi Dr.Kimyager     sağ Çalışıyor
9-Dilay Çelebi Dr.Tasarım uzmanı sağ Çalışıyor
10-Dilşad Çelebi Elektronik Mühendisi(Tiyatrocu)  Sağ Çalışıyor
11-Nigar Demircan  Doçent Dr.İşletmeci  sağ Düzce üniversitesi Çalışıyor
12-Cemal Demircan Öğrt.İlahiyatçı  Sağ Emekkli
13-İsmail Demircan      İmam     Sağ      Emekli
14-Veysel Çakar Uzman Başçavuş  sağ Emekli
15-Ahmet Serkan Çakar Esnaf Sağ Çalışıyor
16-Metin Özgen Öğretmen  Sağ  Emekli
17-Fuat Özgen Öğretmen  Sağ  Çalışıyor
18-Fatih Özgen Öğretmen  Sağ  Çalışıyor
19-Metin Çelebi Öğretmen  Sağ  Emekli
20-Metin Tomruk Telefomcu  sağ Emekli
21- Osman Çelebi Öğretmen sağ  Emekli
22-Haydar Mezarcı (Sağlık bakanlığında Müfettiş,sağ,çalışıyor)
23-Ali Çelebi (Öğretmen  Sağ  Çalışıyor)
24-Mehmet Çelebi (Öğretmen(Türkçe), sağ, çalışıyor)
25-Ali Keçeci (Öğretmen,sağ,emekli)
26-Ayla Keçeci(Eğitimci,Düzce Üniversitesi,sağ,çalışıyor)
27-Pınar Keçeci(Öğretmen,sağ,çalışıyor)
28-Ülkü Menteş Menteş (Öğretmen Çalışıyor)
29-Hüseyin Mezarcı( İmam,İstanbul,kaynarca.vefat etti)
30-Oguzhan Kılıç (İlaç sektörü)
31- Hasan Ural(Cumayeri İlçe Seçim Kurulu Md)
32- Nagehan Çelebi ( Öğretmen, Gölyaka Çalışıyor)
33-Selahattin Mezarcı(Düzce Devlet Hastanesi müdür yrd.
34- Ahmet Akçay(Düzce Belediyesi Parklar Md)

 İşadamları:
 1-Ahmet Çelebi (İstanbul)
 2-Hüseyin Çelelbi Ölümü:Kasım 2009 (Düzce: Emekli)
 3-Mehmet Çelebi (Hacıyakup)
 4-Remzi Çelebi(Sanayici:Düzce)
 5-Yakup Demircan (Düzce Profilo bayii)
 6-İbrahim Demircan (Esnaf:Istanbul)
 7-Mehmet Özdoğan(Hacıyakup;Plastik)
8-Kemalettin Mezarcı:Mobilyacı,Esnaf,Gölyaka)
9-Ahmet Özdoğan (Bilgisayar teknisyeni:Düzce)
10-Maksut Şen :Esnaf ( Muhtar )
11-Ender Çakar (İktisatçı ,İş adamı)
12-Özkan Çakar( Mimar,Mühendis, Düzce)
13-Ahmet Serkan Çakar (Yahyoğlu Lojstik Md.Düzce)
14-Maksut Şen (Esnaf)
15-Fatih Demircan (ÖZDEMAR) Market işletmeci
16-İsmail Demircan (DEMİRCAN ) Market Gölyaka
 
GOLYAKA:

Gölyaka ilçesi Bati Karadeniz Bölgesi, bati sınırları içerisinde Düzce İlinin en bati ucunda yer almaktadır. Doğuda Düzce ili, batıda Sakarya’nın Hendek ilçesi, kuzeyde Gümüsova ilçesi ve güneyde Bolu’nun Mudurnu ilçesi ile çevrilidir. 

İlçede, tarih öncesi insan yaşantısına dair kesin delil ve kalıntılar bulunmamasına rağmen, sahip olduğu coğrafi konumu ve tabiatı itibariyle ilk çağlardan itibaren insan yerleşmesine uygun bir yöre olarak karşımıza çıkmaktadır. Gölyaka’yi içine alan toprakların ilk sahipleri Proto Hititler’dir. Gölyaka ve civarına yapılan göçler sırasında yaklaşık 400 yıldır burada yasayan ve yerli Türklerin bulunduğu görülmüştür. Gölyaka bir göl ve yani başında kurulan imamlara Köyü ile tarih sahnesine çıkmıştır. Evliya Çelebi, Katip Çelebi ve bati batili gezginlerin ilgisini çekebilmiştir. Birinci Dünya Savaşı öncesi ve sonrasında Osmanlı İmparatorluğu’nca kaybedilen veya Osmanlı otoritesinin sarsıldığı bölgelerden Kafkasya’dan, Doğu Karadeniz Bölgesi’nden, Balkanlardan, Akdeniz Bölgesi’nden ve Kuzey Irak’tan olmak üzere beş ana grupta bölgemize büyük göçler olmuştur. 

İmamlar Köyü 1932 yılında nahiye olmuş, 3 yıl sonra nahiyeliği kaldırılmış tekrar köye dönüştürülmüştür. İmamlar ismi 1962 yılında Gölyaka olarak değiştirilmiştir. Gölyaka nahiyesinde 1967 yılında Belediye teşkilatı kurulmuştur. Gölyaka Belediyesi Düzce ilçesine bağlık bir nahiye (bucak) iken 1987’de ilçe yapılarak Bolu’ya bağlanmıştır. Gölyaka 17 Ağustos Körfez depreminde en fazla hasar gören yerlerden biri olmuştur. 12 Kasım Düzce depreminde de ilçe büyük hasar görmüştür. Her iki depremde de toplam 106 kişi hayatini kaybetmiş ve 317 kişi yaralanmıştır.

    Depremlerin ardından Aralık 1999’da Düzce’nin il olması nedeniyle Gölyaka, Düzce’ye bağlanmıştır.

    Turizm Gölyaka su kaynakları bakımından Düzce’nin en zengin ilçelerinden biridir. İlçenin su göller bulunur: Eftendi Gölü, Kara Göl, Sari Göl, Cilbiz Kuyusu, Gölcük, Kuru Göl ve Katır Gölü.

    Gölyaka yaylaları açısından da zengindir. Pürenli, Kardüz, Yanık, Unluk ve Kizik yaylaları en basta gelen yaylalarıdır. Bu yaylalar yayla turizmi açısından gelecek vaadetmektedir. Özellikle de Kardüz yaylası kıs sporları ve turizmi için geleceğin merkezleri arasında gösterilmektedir.

    Melen Irmağı ve Aksu Çayı’da Gölyaka’nın ırmaklarından en başta gelenleridir. Bu ırmaklarda balıkçılık sporu yapılmaktadır. Gölyaka bütün bu güzelliklerinin yanı sıra ormanlarıyla da doğanın tüm güzelliğini sergiler. Başlıca ormanları şunlardır. Karamahmut, Keltepe, Güney, Çamlık, Koruluk, Büyük ve Küçük Balkaya, Karadağ, Mercantepe, Emeksiz, Konas Sağlamsu, Unluk ve Baltepe. 
    ----------------------------------------------

    GÖLYAKA:12 EYLÜL 2010 
         ANAYASA SEÇİMİ
    ----------
    Evet %69.52
     
    (8,600) oy
     
    Hayır %30.48
    (3,770) oy
    Toplam Sandık Sayısı:  53
    Açılan Sandık Sayısı:  53
    Geçersiz Oy Sayısı:  198
    Toplam Oy Sayısı:  12,370


    GÖLYAKA'NIN  KÖYLERİ
    _______________________________

    Çrş 06 Hzr 2007 19:10   Gölyaka'nın Tarihçesi

    Gölyaka’nın Tarihçesi  

    Fevzi ÇELEBI

    Gölyaka coğrafi konumu ve tabiatı itibarı ile ele alınırsa; tarih öncesinden günümüze insanoğlunun yaşamını sürdürebilmesi için uygun bütün unsurları bünyesinde barındıran topraklara sahip olduğu görülür.
    Ancak bu topraklarda günümüze değin konu ile ilgili kapsamlı bir araştırma yapılamamış, geçmiş dönemlere ait insani aktivitenin ürünleri ise gerektiğince muhafaza edilemediğinden tamamen denilebilecek bir ölçüde yok olmuştur.
    Gölyaka araştırmacılar için bakirdir.

    Türk İskanı Öncesi
    Anadolu’da insanın ortaya çıkışından itibaren bu topraklarda da yaşamın kesintisiz var olduğu rahatlıkla söylenebilir.
    Hattiler, Hititler , Bebrikler, Bittniler, Traklar, Frigler, Lidyalılar, Persler,   Romalılar ve Bizanslılar bu topraklar üzerinde hakim ya da etkili olmuş. Slav, Cermen, Arap, Sasani ve son olarak da Türk akınları da bu topraklara yapılmış. Büyük Selçuklular tarafından batıya doğru sevk edilen Türk boyları 11. yüzyılda Marmara ve Ege kıyılarına kadar yayılmışlar, kimi yerlerde de yerleşik hayata geçmişler.

    Türk Akınları ve  İlk Yerleşimleri
    1072-1073 yıllarında Artuk Bey komutasındaki Büyük Selçuklu Ordusu Sapanca gölüne kadar ilerlemiş, Haçlı seferleri sonucunda her ne kadar Bizans, egemenliğini yeniden güçlendirmeye çalışmışsa da 1078’de Süleyman Şah Üsküdar’a  kadar ulaşmış. 1176 yılında 2. Kılıçarslan Miryakefelon savaşıyla Bizans ordularını yenilgiye uğratmış ve Sakarya’ya kadar ilerlemiş. Kurulan Türkiye Selçukluları devletinin yıkılması ile ortaya çıkan Osmanoğulları beyliği Bilecik ve civarına uzanarak zamanla tüm bölgeye hakim olmuş.
    Bolu çevresindeki ilk Türkmen yerleşimleri Porsuk ve Bozan beyler komutasındaki Türk kuvvetleri tarafından gerçekleştirilmiş. Samsa Çavuş, Akça Koca, Konur Alp Türkleştirme faaliyetlerine devam etmiş.
    Osman Gazi’nin buyruğu ile yeni ele geçen araziler Konuralp’e ocaklık verilmiş. 1337 yılında Orhan Bey’in İzmit’i alması ile Osmanlı bölgeye tamamen hakim olmuş.  Orhan Bey de Konuralp’in ocaklık halindeki topraklarını Efteni yöresi ile birlikte Şehzade Süleyman’a ocaklık vermiş.  Timur istilası ile İsfendiyaroğulları güç kazanmış, 2. Murat döneminde yeniden Osmanlı topraklarına katılmış.  19. Yüzyılda Sipahiler Ağası Hacı Mustafa Ağa’nın vakıf arazileri içinde Efteni de bulunmaktaymış.

    Nuh’un Gemisi Gölyaka
    Gölyaka nüfusunun günümüzdeki oluşumu tarihi süreçteki gelişmelerle birlikte 1. Dünya savaşının hemen öncesi ve sonrasında yaşanan yoğun göçler döneminde olmuş. 1. Dünya savaşı öncesinde ve sonrasında Osmanlı Devleti’nin otoritesinin sarsıldığı topraklardan Düzce ve çevresine büyük göçler yaşanmış. Bu topraklar adeta Nuh’un gemisine benzemiş. Gölyaka’ya Kafkasya’dan, Doğu Karadeniz bölgesinden, Kuzey Irak’tan, Balkanlar’dan ve Akdeniz bölgesinden olmak üzere beş ayrı yerden büyük göçler yaşanmış. Bu göç döneminde Gölyaka Anadolu’ya yerleşen ilk Türk topluluklarından olan Manavlar ile meskunmuş.
    Manavlar’ın bağrına bastığı göçmenler çoğunlukla liderlerinin adıyla anılan yeni köyler kurmuşlar. Bunlar; Hacı Memed Ali Efendi (Hamamüstü), Hacı Yakup, Zekeriya Bey, Hacı Süleyman Bey gibi köylermiş. Göç alınan topraklar  “Batum, Sohum, Nalçik, Maykop, Giresun, Ordu, Rize, Trabzon, Selanik; Kırcaali ve Antalya” imiş.  Trabzon göçmenleri arasında Bektaşi cemaatine mensup insanlar da varmış.

    Eski Gezgin ve Araştırmacıların Uğrak Yeri
    1838 yılında W. E. Ainsworth yöreye ulaşmış bu dönemdeki tespiti ise insanca seyrek ve ormanla kaplı oluşu.
    1862 George Perrot  Gölyaka’ya gelmiş. Perrot kaplıcaya özel ilgi göstermiş. Yazdıkları kısaca şöyle: Kaplıca binası Efteni köyünden 30 km mesafede, çatısı olmayan bir havuzdan meydana gelmektedir. Devamlı sıcak su kaynamakta ve etraftan gelenlerce kullanılmaktadır. Efteni gölünü de tasvir eder. Ayrıca buraya Melen gölü denildiğine de dikkati çeker.
    1886 yılında Bernard Schwarz izlenimlerini şu şekilde ifade eder. Karşımızda sanki bir su havuzu var. orası ve düzlük Prusias ovasıdır. Bazen sisli oluyor. Maviye kadar bütün renk tonlarını burada görmek mümkün. Bu manzarayla atlarımız da bizim gibi çektikleri bütün sıkıntıyı unutmuşa benziyor.
    Yine 1886’da başka bir araştırmacı Walter von Diest bölgenin ayrıntılı bir haritasını çıkarmış.
    1903 yılında Richard Leonhard Efteni bölgesi için halkı misafirperver, onlara verilebilecek en iyi hediye kinin, çünkü gölden kaynaklanan sıtma var. Çay ve semaver kültürüne sahipler, ziraat ve at bakımı temel uğraşları der. Bir de yeni bölge haritası da çizmiş.
    Katip Çelebi 17. yüzyılda Efteni’nin ilk tanıtımını söyle yapmıştı. Efteni; Göl kenarında, iki köyü vardır biri kazadır. Milan (Melen) bu göle dökülür. Yine bir tarafında ayağından çıkıp, deryaya karışır Konrapa’nın Güney tarafında Uğrı (Uğur) suyu derler, bu nehir olup Efteni gölüne dökülür. Bahire-i Efteni Üskübi ile Konrapa arasında bir göldür. Milan nehri ile Uğrı suyu buna karışır. İkisi bir Uğrı’dan çıkıp, Karadeniz’e dökülür. Bu sıralar üzerinde köprüler vardır.
    Evliya Çelebi yine 17. Yüzyılda Hendekten Düzce’ye geçerken yöreye uğramış, el değmemiş ormanlar ve derin vadiler dikkatini çekmiş.
    Ali Saib 19. Yüzyılda şunları yazıyor: Efteni isimli göl vardır. Suyu tatlı ve içimlidir. Sazlık fundalık ve bataklıktır. İçerisinde balık avlanır. Melen suyu Bolu ve İzmid sancaklarının sınırı olarak kabul edilir. Karadeniz’e akar ve buraya dökülür.
    Günümüz gezginleri ve araştırmacıları ise Gölyaka ile ilgili izlenimlerini kaleme almaya halen devam ediyorlar.

    Efteni Gölü 
    "Efteni Gölü"Gölyaka

    Efteni olarak adlandırılan topraklar Gölyaka ve Düzce sınırları arasında kalan Grek ve Latin kaynaklarında Daphnusius Lacus olarak anılan Efteni gölünden ismini alan Gölyaka ve çevresiymiş.
    Kastamonu vilayeti salnamelerinde “Düzce’den dört saat uzaklıkta, çevresi beş, altı saatte dolaşılabilir. Göl Efteni ismini taşımaktadır deniyor.
    Bolu salnamesinde yazılan şekliyle; Düzce ovasının yegane gölü Efteni’dir. Bu gölün suyu tatlı balığı çoktur. Bolu dağının şimal eteğinde ve gayet dağlık, engebeli bir yerde ortaya çıkar. Alanı 24 km2’dir.
    Efteni gölü ve çevresinde 1914 yılından itibaren iki senelik olarak açık arttırmaya konulmuş. İlk kez bu dönemde yasal balıkçılık yapılmış.
    1918 yılı verilerinde ise göl alanının 67 km2 olduğu resmen saptanmış.

    Efteni Kaplıcası
    Kastamonu vilayet yıllıklarında , hamam bakımsız, sahipsiz, yıkılmaya yüz tutmuş, onarıma gerek duyan bir yapıdır, Eski eser kalıntısı olduğu anlaşılmaktadır. Yapı halk arasında Akçakoca’daki Ceneviz Kalesi gibi, Ceneviz hamamı olarak anılırmış. Cumhuriyet döneminde onarımlar görmüş, sonradan eski binası tamamen yıktırılmış yeni binalar yapılmış, en son olarak da tüm alan temizlenerek günümüzdeki tesisler kurulmuş.

    Yollar
    Gölyaka- Cumayeri- Hendek üçgeninde ulaşım Bağdat Caddesi adı verilen yol ile sağlanmaktaymış.  İmamlar köyünün teşkilinden sonra basit bir yol meydana getirilmiş. Gezginlere göre Düzce ovasının  güneyinden ve gölün yakınından geçen eski bir Roma yolu vardır. Ancak sel su taşkınları ve zamanın tahribatı ile bu yoldan eser kalmamış. Roma yolu Efteni’yi Bey köyü üzerinden Düzce’ye bağlıyormuş. Günümüzdeki göl üzerindeki güzergah ise 1940’lı yıllarda bölgedeki tüm köylülerin el ele vermesi ile devletten destek almadan açılmış.

    http://wowturkey.com/tr156/k_FEVZI_CELEBI_duzcegolyahaciyakupkahamamfay.jpg
    Kaleler
    Çevrede güvenliği sağlamak amacı ile kaleler inşa edilmiş. Efteni gölü’ne hakim aynı zamanda ovanın emniyetini sağlayan kaleler birbirine hayli yakınmış. Bunlar Günümüzdeki Kadife Kale, Hamamüstü, Sarıdere köylerinde toprak yüzeyinde kalıntıları dahi tespit edilemeyen kalelerdir.

    Melen Irmağından Geçiş
    Grek ve Latin kaynaklarında Melen ırmağı yalnızca Hypius olarak anılmaktaymış. Melen’e adını verenler Yığılca’daki Yörüklermiş. Yığılca’dan doğan Melen (Küçük Melen) Efteni gölüne girer ve Gölden Büyük Melen olarak çıkarak Karadeniz’e dökülürdü. İlk Melen köprüsü Gölyaka’yı Düzce’ye bağlayan yol üzerinde sonradan Köprübaşı olarak adlandırılacak olan mevkide 8 Eylül 1949’da açılmıştı. O döneme kadar buradan geçiş sal ile yapılmaktaydı. Ancak ağaç köprülerin Melen’de varlığı da bilinmekteydi. Ömer Efendi köylüleri yakınındaki göl ayağı üzerinde bulunan köprüyü korumak, gelene geçene hizmet etmek savunmakla yükümlüydü. Bu nedenle vergilerden de muaftılar.

    Efteni Ormanları 

    Kardüz Yaylasının bulunduğu dağ silsilesi Grek ve Latin kaynaklarında Olympus olarak adlandırılmış. 18. yüzyılda Kocaeli tersane yetkilileri Efteni ormanları ile ilgilenmiş, Efteni ormanlarından kesilerek işlenecek malzemenin Melen Irmağı aracılığı ile yüzdürülerek Karadeniz’e indirilmesi planlanmış, ancak Dokuz Değirmen köyü civarında Melen’in akış hızı ve kayalıklar sebebiyle bu projeden vazgeçilmiş. Vezir Osman Paşa 25 Şubat 1700 yılında yani Karlofça Antlaşmasının hemen ardından Efteni ormanlarında kalyon yapımı için iyi kereste sağlanabileceğini ifade etmiş. Baş Muhasebe yetkilisi Yusuf da Osman Paşa’nın emri ile harekete geçmiş ve Efteni Gölü ve Melen Irmağı boyunca incelemeler yapmış.

    İmamlar Köyü 
    Düzce Gölyaka
    1864 yılına ait bir salnamede mülki bölünüş içerisinde Bolu ilinde Düzce ile birlikte Efteni’den de bahsedilmesi ilgi çekicidir. Vilayetler kanunu çıkıncaya kadar Bolu’da mutasarrıflık mevcutmuş. 1923’de vilayet sistemine geçilince Düzce Bolu Vilayetine bağlı bir kaza halini almış. Düzce kazası köyleri arasında bazen Efteni, bazen  Efteniye, bazen Göl ve çoğu zaman da İmamlar olarak anılan Gölyaka merkezi köyler arasında sayılırmış. Gölyaka’nın çekirdeğini oluşturan İmamlar köyünün kurucuları en etkili Manav gurubunun sülale adı olan İmam oğullarından türemiş.

    Gölyaka  Nahiyesi
    İmamlar köyü zamanla gelişmiş ve 1932’de nahiye olmuş. 1935’te tekrar köy statüsüne dönüşmüş, 28  şubat 1955 de İmamlar köyünde nahiye tekrar teşekkül ettirilmiş. Nahiye kurulunca da ismi Efteni gölü’ne izafeten 1962’de Gölyaka olarak değiştirilmiş.

    Gölyaka  Pazarı
    İmamlar köyünün gelişmesindeki en önemli etken çevre köylerin kavşağında bulunmasıymış. Yüksek kesimlerdeki köylerden inenler mutlaka İmamlardan geçecek ve varış noktalarına ulaşacaklarmış. Zamanla bu varış noktası İmamlar köyü halini almış. İmamlar artık bir pazar yeri olma özelliği de taşımaya başlamış. 14 Mayıs 1957’de resmen oluşturulan İmamlar pazarına günümüzde Gölyaka pazarı deniyor ve insanlar alış veriş için pazara her cumartesi günü geliyorlar.

    Gölyaka Belediyesi
    Gölyaka nahiyesi de süratli bir gelişme kaydetmiş. Halkın büyük fedakarlıkları ile 1967’de belediye teşkilatını kurmuş ve 17 eylül 1967 de ilk belediye başkanı başkan seçilmiş.

    BELEDİYE BAŞKANLARI
    1-Kemal Türkseven
    2-Rüştü Genç
    3-Fehmi Coşkun
    4-Nihat Çelik

    GÖLYAKA KÖY VE MAHALLE  MUHTARLARI
     Gölyakanın 21 köyü ve 10 mahallesi vardır.29 Mart 2009 seçimlerinde  kazanan muhtarların isim listesi:
    KÖYLER:
    Açma Lütfi Bayrak, Aksu Haluk Atile, Bakacak Sıtkı Öztürk, Bekiroğlu Şenol Erdem, Çamlıbel Sefa Kılıç, Çay Hicran Ayaz, Değirmentepe Ali Kardüz, Güzeldere Şaban Akın, Hacı Süleymanbey Bedri Yürek, Hacı Yakup Maksut Şen, Hamamüstü Hüseyin Çelebi, İçmeler İlyas Gürbüz, Kemeryanı Hüseyin Demir, Muhapdede Rıza Kuruoğlu, Saçmalıpınar Fehmi Yirmibeş, Sarıdere Celalettin Yıldız, Taşlık Mehmet Evlioğlu, Yazlık Osman Sivil, Yeşilova İsmail Albayrak, Yunusefendi Şaban İlhan, Zekeriya Şaban Uzun.
    MAHALLELER:
    Açma Hayati Bal, Cumakırı Ali Osman Coşkun, Esen Yaşar Çoban, Fatih Kenan Kandemir, İmamlar Saffet Coşkun, Kuyudüzü Mustafa Akgümüş, Kültür İsmet Coşkun, Yazıpınar Alaattin Çelik, Yeni Ali Genç, Yeşil Mustafa Turgut.


    Gölyakalılar Yurt Dışında
    1965’deki büyük sel felaketinin ardından bir çok insan Almanya, Avusturya, Fransa’ya gibi Avrupa ülkelerine , 1980’li yıllarda ise Libya, Suudi Arabistan gibi Asya ve Afrika ülkelerine ülkelere yönelmiş. Günümüzde ise turizm ve sanayi faaliyetleri ile ilçe dışarıdan göç almaya başlamış.

    Gölyaka  İlçesi
    Gölyaka 4 Temmuz 1987 tarihinde Bolu ilinin ilçesi olmuş. 3 Aralık 1999 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile 81. İlimiz olan Düzce’ye yine ilçe olarak bağlanmış. Günümüzde Gölyaka ilçesi bir merkez belediyesi 7 mahalle ve 24 köyden oluşuyor.
     

    NOT:
    En son FEVZİ ÇELEBİ tarafından Çrş 06 Hzr 2007 20:53 tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi 

     

    Toplam 22 sayfadan 22 kadarı burada bulunmaktadır.

    A

    B

    D

    G

    H

    H (devam)

    K

    M

    S

    T

    Y



                                                                                      
    ===================
    GÖLYAKA İLÇESİ PROTOKOL VE TEBRİGATA GİRİŞ LİSTESİDİR.TEL KOD. (0,380)ADI VE SOYADIÜNVANIMakam Tlf.Faks&Cep1.Mehmet Ali ÖZKANGölyaka Kaymakamı7113196-9771130022.Emre ÖNEMGarnizon Komutanı711482871148283.Nihat ÇELİKBelediye Başkanı711423471142694.Bilal ERKOÇCumhuriyet Başsavcısı711443971124445.Hakan POLATGölyaka Meslek Yüksek Okulu Müdürü7112123-7112044544,56369996.İsmail CARANİlçe Emniyet Amiri711488871148887.Buket ARICumhuriyet Savcısı711267171124448.Çetin Emre ERMİŞHakim 711410171124449.Ferit MAVİHakim 7112206711244410.Ecvet ÇELİKAk Parti İlçe Başkanı7114586532,707235811.Ali GÖKCHP İlçe Başkanı 536,622680012.Murat ALTUNDALMHP İlçe Başkanı 532,707302313.Mehmet ŞİMŞEKOĞLUMüftü 7114427711264414.Şaban HORUZGençlik ve Spor İlçe Müdür Vekili 532,590017615.Oğuz İMAMOĞLUAdliye Yazı İşleri Müdür Vekili7112188711244416.Fatma ZORLUİcra Müdürü7114369711244417.Salim ARIİlçe Seçim Kurulu Müdürü7114031 18.İbrahim ERTANKaymakamlık Yazı İşleri Müdürü7114001711300219.İsmail KELEŞİlçe Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Müdürü7114428711442820.Zekeriya KARDUZİlçe Özel İdare Müdür Vekili7114424711300221.Şehmuz KOPARANİlçe Malmüdürü7114425711251422.Cemal DÜZENLİİlçe Milli Eğitim Müdürü7113202711278323.Asım KELEŞİlçe Mem Şube Müdür Vekili7114426 24.Ahmat AKPINARHalk Eğitim Müdürü7114591711459125.Adnan TÜRKANTapu Sicil Müdürü7114429711442926.Şule KAYAPINARSağlık Grup Başkanı7112900711290027.Mustafa ÇAKIRPTT Müdür Vekili7114415 28.Cemal AYKAÇTarım İlçe Müdür Vekili7114430 29.Mehmet DURMUŞSedaş İşletme Başmühendis Vekili7114414 30.Metin ERATİLAOrman İşletme Müdürü7114058 31.Hidayet KAYAT.C. Ziraat Bankası Müdürü7114534711425232.Avni ŞENTÜRKANAP İlçe Başkanı 532,782611333.Ali DEMİRCANBBP İlçe Başkanı 544,394686134.Gül Ali KELEŞOĞLUBTP İlçe Başkanı  35.Hasan ZERENDSP İlçe Başkanı 543,364463936.İsmail BAKLACIDP İlçe Başkanı 542,257048237.İsa AYDINSP İlçe Başkanı7112643532,501396438 Murat ACARTP İlçe Başkanı  39.Necmi KAPİl Genel Meclisi Üyesi7114033533,237736340.Muhtarem PARLAKİl Genel Meclisi Üyesi7112629532,509628741.Mümtaz Faik GENÇBelediye Meclisi Üyesi 531,73614142.Muhsin SÖNMEZBelediye Meclisi Üyesi 532,592916843.Faruk ÖZTÜRKBelediye Meclisi Üyesi 532,546329744.Alaettin TÜRKSEVENBelediye Meclisi Üyesi7114066 45.Hüseyin HORUZBelediye Meclisi Üyesi 532,670730746.Hasan KOZAKBelediye Meclisi Üyesi 542848034847.Veli ACARBelediye Meclisi Üyesi 539,269809648.Mehmet ARSLANBelediye Meclisi Üyesi 546262644649.İsmail GEDİKBelediye Meclisi Üyesi 535,232493550.Kenan KANDEMİREsnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı7114062 51.Hidayet KÖKAĞAÇEsnaf ve San.Kef.Koop.Başkanı533,4430173542,730119152.Tekin ÇİFTÇİZiraat Odası Başkanı7113111 53.Korkmaz MALÇOKŞof.ve Nak.Tak.ve Min. Odası Başkanı7113222 54.Arif ŞAHİNTarım Kredi Kooperatif Müdürü7112660711400455.Ahmet ALPARFiskobirlik Müdürü7114052711491156.İsmail BAKLACIKızılay Derneği Başkanı 542,257048257.Murat MERTSYDV Müdürü7113196711300258.Celalettin YILDIZMuhtarlar Derneği Başkanı  59. Memur-Sen İlçe Temsilcisi  60.Kenan ÇOLAKKamu-Sen İlçe Temsilcisi  
     

    Y (devam)

    Z

    Ç

    İ

    İLİM : DÜZCE:

    A. GİRİŞ

    DSİ V. Bölge Müdürlüğü sınırları içerisinde yer alan Düzce, Bolu ili topraklarının batı ve kuzeyinde Sakarya ilinin doğusunda ve Zonguldak İlinin güneybatısında bulunan 2 670 km² yüzölçümlü 314 000 nüfuslu (2000 nüfus sayımına göre) ilimizdir. Kuzeyinde Karadeniz ile sınırdır. Deniz seviyesinden yüksekliği 146 metre kadardır. Karadeniz Bölgesinin sınırları içinde kaldığından genel olarak Karadeniz ikliminin etkileri görülür. Ancak Karadeniz ikliminin yanı sıra Akdeniz ve karasal iklimleri arasında geçiş özelliği de gösterir. Yazları sıcak, kışları ılık, her mevsim yağışlıdır. En çok yağış sonbahar ve kış aylarındadır. Yaz aylarında iki ay kadar kuraklık hissedilir. Yıllık ortalama yağış 950 mm dir.

    İl sınırlarının iç kısmında yer alan Düzce ovasının dört tarafı dağlarla çevrilidir. Bu dağlar ovanın kuzeyinde ve güneyinde sıralar halinde uzanırlar. Ovanın doğu ve batısında birbirlerine yaklaşırlar. Düzce ovasının kabaca güneybatı tarafında Efteni gölü yer alır. Göl seviyesinin yükseltisi 118 metredir.

    B. DÜZCE İLİ SU KAYNAKLARI

    İlin yıllık toplam 1770 hm3’lük su potansiyelinin 1650 hm³’ünü yerüstü suyu 120 hm³ünü  ise yeraltı suyu oluşturmaktadır.

    Düzce ilinin yerüstü su kaynaklarından olan göller;

    Eftani gölü,

    Kurugöl,

    Topuk gölü,

    Islakgöl ve

    Yaylagöl dür.

    Bununla beraber il sınırları dahilinde akan birçok dere vardır. Bu dereler sık bir ağ oluşturarak hepsi sularını Karadenize dökmekte olup debileri kış ve ilkbahar aylarında oldukça yüksektir. Bu dereler;

     

    1. Büyükmelen çayı

    Efteni gölü'nün kuzeybatısından çıkan akarsu, gölün sularını Karadeniz'e boşaltır. En yüksek akımı 170 m³/s (nisan), en az akım 8 m³/s (ağustos)'dir.

     2. Küçükmelen çayı

    Bu akarsu üzerinde Düzce-Yığılca arasına Hasanlar Barajı kurulmuştur Baba dağı eteklerinden doğup, Yığılca ilçesinin eteklerinden geçerek sularını Hasanlar Barajına döker. Barajı oluşturan en önemli akarsu olan Küçükmelen'de en yüksek akım 230 m³/s (nisan), en düşük akım 2,3 m³/s (ağustos) dir. Beslenme alanı 250 km²'dir.

     3. Aksu çayı

    Düzce'nin güneyindeki dağlardan çıkar, belirli bir kaynağı yoktur. Önce, batıya doğru akar, sonra doğuya kıvrılarak Efteni Gölü'ne dökülür. En yüksek akım 175 m³/s (haziran), en düşük akım ise 0, 95 m³/s (ocak) dir. Beslenme alanı 281 km²'dir.

     4. Asarsuyu

    Bolu dağları'nın kuzey batısından doğar, yan dereler ve küçük kaynaklarla beslenerek Düzce İli'nin güneyinden geçer, Küçükmelen'e karışıp Efteni gölü'ne dökülür. Doğu-batı doğrultusunda akan Asarsuyu'nun en yüksek akımı ise 130 m³/s (mart), en düşük akımı ise 0,35 m³/s (eylül)'dir. Beslenme alanı 180 km²dir.

     5. Uğursuyu

    Keremali dağlarından doğar. Belirli bir kaynağı yoktur. Yan dereler ve akarsu selciklerini toplayan Uğursuyu, doğu-batı doğrultusunda ilerler, Asarsuyu'nun güneyinde ona paralel olarak akar ve Efteni gölü'ne dökülür. En yüksek akım haziran, en az akım ekim ayındadır. Beslenme alanı 285 km²'dir.

     7. Efteni Gölü

    Düzce'nin 14 km güneybatısında Hamamüstü köyü çevresindedir. Denizden yüksekliği 118 metredir. Doğudan Küçükmelen ve Uğur Suyu ile, güneyden Aksu, Beyköy, Kürtler, Hamamüstü, Kalyoncu ve Yeniköy Dereleri ile beslenir. Alanı sular çekildiği zaman 5 km²'ye düştüğü gibi taşkınlar zamanında da 25 km²'ye kadar ulaşmaktadır. En derin yeri 8 metredir. Gölde DSİ tarafından kurutma çalışmaları yapılmaktadır.

    C. DÜZCE İLİNİN TARIM POTANSİYELİ

    Düzcede toplam 265 720 hektarlık alanın 76 850 hektarını (%28) tarıma elverişli araziler, 25 645 hektarını (%9) çayır mera arazileri, 159 482 hektarını (%61) orman-fundalık alanlar ve 3 743 hektarını (%2) ise diğer arazileriler oluşturur. Bu arazilerin 52 153 hektarı sulanabilir arazidir. Ancak DSİ tarafından yapılan etütlere göre bu alanın 29 800 hektarı sulamaya elverişli olup bunun da 26 460 hektarı ekonomik olarak sulanabilir arazidir. Düzce ekonomisinde tarım sektörü, Düzce'nin gelir kaynağında önemli yer teşkil etmektedir. Düzce’de verimli tarım topraklarının yer aldığı bir çöküntü ovası olarak ekolojisine uygun her tür tarım yapılabilir. Endüstri bitkileri ve özellikle tütün için uygundur. Ormanlık saha dışı kalan bölümlerde özellikle fındık, pancar, mısır, buğday, çeltik ve Virjinya tütünü ekimi yapılmaktadır.

    D. DSİ’CE  İŞLETMEYE AÇILAN TESİSLER

     1. Hasanlar Barajı

    Hasanlar Barajı Düzce ovasını sulamak amacıyla Küçükmelen suyu üzerinde kurulmuştur. Baraj gölü, Düzce içindeki göllerin en büyüğüdür. Su seviyesi en büyük olduğu zaman alanı 42,5 km² ye ulaşır (Şekil 1).

     

     

                 Hasanlar barajı ve HES

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

    Şekil 1 Hasanlar barajı mansaptan görünüş ve baraj karakteristikleri

     

    2. Hasanlar HES

    Hasanlar Barajında Yap-İşlet-Devret modeli ile Alarko Holding tarafından inşa edilmiş olan Hasanlar Hidroelektrik Santrali (HES) aynı şirket tarafından işletilmektedir.

    Kurulu Gücü                             : 9,4 MW

    Ort.Yıllık Enerji Üretimi              : 40 GWh

     

    3.. Düzce Sulaması

    1975 yılında İşletmeye açılan Düzce sulaması 22 250 ha brüt, 13 000 ha net sulama alanına sahiptir (Şekil 2). Cazibe ile sulanmaktadır. Su kaynağını Hasanlar Barajı oluşturmaktadır. Su alma yapısı ise Hecinler regülatörüdür. Şebeke Klasik kanal ve kanaletlerden oluşmaktadır. Ana kanal uzunluğu yaklaşık 50 km olup klasik kanal ve kanalet olarak inşa edilmiştir. Kanalet olarak inşa edilen yedek kanalların toplam uzunluğu 126 km, tersiyer kanalların toplam uzunluğu ise 655 km dir. Şebekedeki ana drenaj kanallarını Büyük ve Küçükmelen çayları oluşturmaktadır.

     

    Şekil 2. Düzce Ovası Sulama Genel Durum Planı

     

    Ovada sulanan sahanın (1 400 ha)  %75’i tütündür.  Tütün haricinde mısır, çeltik, şekerkamışı ve herçeşit meyve ve sebze ekimi de ovada yapılmaktadır.

    İlkbahar ve yaz yağışlarının olması ovada sulama oranını düşürmektedir. Yağışlar özellikle bitki tenebbüt devresi içinde ve aylara göre dengeli düşmektedir. Bu etkili yağışlar bitkinin sulama suyu ihtiyacını karşıladığından, çiftçiler ilave sulama suyu talebinde bulunmamaktadır.

    Düzce sulamasında sanayi ve kentsel büyümenin çok yoğun olması sebebiyle tarım alanlarının kaçak olarak tarım dışı gaye ile kullanılmaya başlanmış olması da sulamayı olumsuz etkilemektedir.

     

    3. Taşkın Koruma Tesisleri

    Düzce ili dahilinde işletmeye açılmış bulunan toplam 35 adet taşkın koruma ve kurutma tesisi mevcuttur.

     

    Sağlanan Fayda

       Meskun Mahal        Saha(ha)     İşl.Açılış Tarihi

    Merkez              Elbuzbey Köyü Taşkın Kor.                1                                              1964

                  Fındıklı-Aksu Köyü T.K.                      1                                             1965

                  Beyköy T.K                                       1                                             1968

                  Aydın-Pınar Köyü Arazi T.K                                        139                  1980

                  Orman Fidanlığı Melen Ç. T.K 1                                                         1986

                  Konuralp Kasabası Dere Islahı            1                                                         1987

                  Ovapınar Köyü Arazi T.K.                   1                        13                  1993

                  Ballıca Köyü T.K.                               1                        47                  1995

    Akçakoca           Uğurlu Köyü T.K.                                1                                             1965

                              Esmahanım Köyü T.K                         1                                              1961

                              İlçe Merkezi Haciz deresi Islah                       1                                             1990

                              İlçe Mer.Değirmendere Islahı              1                                             1987

                              Davutağa Köyü T.K.                            1                                             1963

                              İlçe Mer. Melen ağzı T.K.                   1                                             1998

                              İlçe Mer. Orhanlı deresi T.K.               1                                             1998

    Cumayeri            Dokuzdeğirmen Köyü T.K.                 1                                             1970

                              Gümüşova Bucağı T.K.                       1                                             1977

                              İlçe Mer.Yerleşimyeri T.K.                  1                                             1998

                              Cumadere Dere Islahı                         1                                             1966

                              İlçe Merkezi T.K.                                1                                             1998

                              Avlıyan Köyü T.K.                              1                                             2000

    Çilimli                 Yeniköy-Aşğ.ve Yuk.Karaköy T.K.                                100                       

                              İlçe Merkezi T.K.                                1                                            

                              İlçe Merkezi Akdere T.K.                    1                                             1998

                              Yenivakıf Köyü T.K.                            1                                             2004

    Gölyaka             Çayköyü Arazi T.K.                            1                         5                   1965

                              Yazıpınar Köyü.Pınar Deresi T.K.        1                        15

                              Hacısüleymanbey Köyü T.K.                                       270                 1965

                              Hamamüstü Köyü ve Arazisi T.K.        1                         4                   1991

                              Hacıyakup Köyü T.K.                          1                                             2004

    Kaynaşlı             İlçe Merkezi ve Arazi T.K.                  1                         5                   1975

                              İlçe Merkezi Yandere Islahı                1                                             1993

                              Darıyeri Hasanbey Köyü T.K.              1                                             2000

    Yığılca                İlçe Mer. Ahmetçiler Deresi Isl.                       1                                             1970

                              İlçe Mer.Ahmetçiler Der.Üst.Kap.        1                                             1976

                                                               TOPLAM          32                    598

     

     

     

     

     

    4. Erozyon Ve Rusubat Kontrolü Tesisleri

    Sağlanan Fayda

       Meskun Mahal    Saha(ha)     İşl.Açılış Tarihi

    Merkez / Çakırhacıibrahim Köyü T.K.     1                                                                      1999

     

    5. Tefer Ve Terra Projesi Kapsamındaki Tesisler

    Tarım Arazisi(ha)                           Meskun Mahal

    Hasanlar Barajı Hecinler Reg. Sul. Onar.                   13 000                                          -

    Karacamusa ve Yandereleri Reh.                                 -                                              2 Mahalle

    Çilimli Deresi Reh.                                                      100                                           1 İlçe

    Akçakoca Çayağzı Deresi Isl.                                       50                                            1 Köy

    Akçakoca Kıran ve Döngelli Dereleri Reh.                    100                                           2 Köy

     

    6. Büyük Melen Çayı Islahı

    Düzce ovasında her yıl meydana gelen taşkınlar nedeniyle mevcut haliyle ancak 200 m³/s geçirebilen Büyükmelen çayının genişletilerek debisinin 834 m³/s ye çıkartılması ve bu sayede yerleşim alanlarının ve tarım arazilerinin taşkından korunması amacıyla yapılmaktadır.

     

    İşe Başlama Tarihi                    : 13.01.2004

    Toplam Islah Uzunluğu              : 16,672 km

    Fayda                                      : 1 ilçe,7 köy ve 2000 ha arazi taşkından korunacaktır.

     

    E. UYGULAMA PROGRAMINDA YER ALAN TESİSLER

     

    1. Taşkın Koruma Tesisleri

                                                               Başlama Tarihi                          2006 ve Sonrası İçin Öngörülen

    Çilimli Yuk. Karaköy-Yeniköy                       1996                                             %62

    Düzce İl Merkezi Akarsuyu                          1995                                             %57

    Gölyaka İçmeler-Keçiağılı Yeniköy               2004                                                -

    Gümüşova İlçe Merkezi                                          2000                                             %81

     

    2. Erozyon ve Rusubat Kontrol Tesisleri

                                                               Başlama Tarihi                          2006 ve Sonrası İçin Öngörülen

    Kaynaşlı Bucağı                                          1996                                             %91

     

    F. PLANLAMASI BİTEN TESİSLER

     

    1. Düzce-Efteni Projesi (Pompaj)

    Planlaması tamamlanan Düzce-Efteni projesiyle toplam 13 460 ha alanın sulaması öngörülmüştür. Proje kapsamında Asarsuyu regülatörü ve Uğursuyu regülatörünün yapılması planlanmıştır. Bu projenin, projelendirilen alanda sulamaya ilişkin talepler olması halinde ve ödenekler çerçevesinde hayata geçirilmesi düşünülmektedir.

     

    2. Düzce-Aksu HES Projesi

    Yeri                                         : Aksu deresi üzerinde

    Kurulu Gücü                             : 41,6 MW

    Ort. Yıllık Enerji Üretimi             : 144,4 GWh

    Tesis Bedeli                            : 37 Milyon YTL

    Yatırım Bedeli                           : 53 Milyon YTL

    Rantabilite                                : 1.9

    İç Karlılık                                  : %20,5 (Şekil 3)

     

     

    Şekil 3. Düzce Aksu HES Projesinin vaziyet planı

     

    3. Erozyon ve Rusubat Kontrol Tesisleri

    Saha(ha)             Meskun.Mah.(ad)

    Çayköy Dere Islahı                                    5                      1 İlçe         

    Aksu Dere Islahı                                        -                       1 İlçe         

    Elbuzbey Köyü                                         20                     1 Köy        

     

    G. ÖN İNCELEME AŞAMASINDA OLAN TESİSLER

    1. Düzce Taşkın Projesi

     “Düzce Taşkın Projesi” 6 projeden oluşmakta olup henüz programa alınmamıştır. Bu projeler:

     

    Büyükmelen Çayı Islahı :Toplam 1500 ha arazinin taşkından korunmasını sağlayacak projenin toplam bedeli10 815 Milyar TL’dir.

    Küçükmelen Çayı Islahı :Toplam 1000 ha arazinin taşkından korunmasını sağlayacak projenin toplam bedeli 15 300 Milyar TL’dir.

    Asarsuyu Çayı Islahı                 : Düzce İl merkezinin taşkından korunmasını sağlayacak projenin toplam bedeli 23 690 Milyar TL’dir.

    Uğursuyu Deresi Islahı  : Toplam 300 ha arazinin taşkından korunmasını sağlayacak projenin toplam beli 5 750 Milyar TL’dir.

    Aksu Deresi Islahı                    : İlçe Merkezinin taşkından korunmasını sağlayacak projenin toplam bedeli 4 265 Milyar TL’dir.

    Efteni Gölü Islahı                      : Toplam 1500 ha arazinin taşkından korunmasını sağlayacak projenin toplam bedeli 9 026 Milyar TL’dir Şekil 5.

     

     

    Şekil 5. Düzce ili taşkın projesi genel vaziyet durumu

     

    H. YENİ TEKLİF EDİLEN TAŞKIN KORUMA VE KURUTMA TESİSLERİ

     

                                                                                                  Öngörülen Fayda

    Merkez-Darıyeri Yörükler Köyü Karaçökek                                    1 Köy

    Cumayeri-Mısırlık Köyü Arazileri Taşkın Koruma                          1 Köy

     

    İ. MELEN PROJESİ

     

    İstanbul kentinin uzun vadeli içmesuyu ihtiyacını karşılamak amacıyla geliştirilmesi gereken en büyük kaynak, Büyükmelen çayıdır.

    İlk aşamada yılda 268 milyon m³, 3. Aşama sonunda ise, yılda 1,190 milyar m³ su verecek olan Büyükmelen sistemi, Melen sisteminin nihai aşaması gerçekleştirildiğinde, İstanbul kentinin 2040 yılına kadar olan içme ve kullanma suyu ihtiyacı karşılanmış olacaktır.

    Şehre, yılda 268 milyon m³ ilave su sağlayacak olan Melen sisteminin 1.aşaması ile yaklaşık 3 milyon ilave bir nüfusun içme ve kullanma suyu ihtiyacı karşılanacaktır. Projenin bu aşaması, genelde İstanbul metropolitan alanının Avrupa yakasının içmesuyu ihtiyacını karşılamak için planlanmıştır.

    Melen sisteminin amacı, İstanbul Boğazı’nın yaklaşık olarak 170 km doğusundaki Büyükmelen çayı su kaynağını geliştirerek, İstanbul’un artan su talebi problemini çözmektir. Kuzey yönüne doğru akarak karadeniz’e dökülen Melen çayınin suyu, nehir ağzının yaklaşık 7 km membasına yerleştirilen ve nehir en kesiti boyunca inşa edilecek regülatör ile alınacak daha sonra, 1,7 km uzunluğundaki terfi hatti ile Melen pompa istasyonundan Melen terfi deposuna basilan su, oradan yaklaşik 129,6 km uzunluğunda isale hattı ve 3,8 km uzunluğunda Şile-Alaçalı tüneli ile Alaçalı konduvisine iletilmektedir. Alaçali konduvisinden yaklaşık 8,0 km’lik Alaçalı/Ömerli-Hamidiye tünelleri ve 9,3 km’lik isale hattı vasıtası ile cazibeli olarak Cumhuriyet arıtma tesisine iletilmektedir   Şekil 6.

    Cumhuriyet su aritma tesisi’nin 1. Aşama kapasitesi 720 000 m3/gün olacak şekilde tasarlanmıştır (Melen sisteminin fazla suyu Hamidiye tünelinin ortasindaki Ömerli bağlanti yapısı ile, mevcut olan Ömerli barajina aktarılacaktır). Aritılmiş su, 3,8 km’lik terfi hattı ile Cumhuriyet pompa istasyonundan Cumhuriyet terfi deposuna ulaşacaktır. Daha sonra Avrupa yakasında mevcut olan Kağıthane arıtma ve dağıtım merkezine beton kondüvi, boru hatları ve tüneller (Bekleme: 1359 m, Beykoz: 2743 m, Ortaçeşme: 983 m, Boğaziçi: 5551 m ve Ayazağa: 2577 m) aracılığı ile iletilecektir.

    Proje alanı belirgin topografik özellikler ile tanımlanabilir. En belirgin ve ilginç olani, Asya ve Avrupa kıtaları arasinda, İstanbul’u ve proje alanını ikiye ayıran dar bir su geçişi görünümündeki İstanbul Boğazı’dır. İstanbul Boğazı, iç çapı 4,0 m olan, su seviyesinden yaklaşık 135 m derinde kaya içerisinde açılacak tek tünel ile geçilecektir. Bu tünelin toplam uzunluğu yaklaşık 5,5 km’dir.

     Şekil 6. Melen projesi coğrafik görünümü

    NOT:  Alıntı:





    DİĞER BİLGİLER:


    • KÖYDEN YETİŞENLER [
    • Fehmi Çelebi:Öğretmen
    • Nuretti Çelebi:Yüksek orman mühendisi
    • Haydar Mezarcı: Sağlık bakanlığı Müfettişi
    • Cemal Demircan:İlahiyatçı,öğretmen
    • Halil Çakar:Din kültürü öğretmen
    • Fevzi Çelebi:Uzman öğretmen,yönetici
    • Hasan Ural Gümüşova seçim kurulu Müdürü
    • Nihan Çelebi: Dr.Kimyager
    • Onur Çelebi : Fr Telekominikasyon uzman Mühendisi
    • Osman Çelebi. Öğretmen
    • Metin Çelebi : Öğretmen
    • Metin Özgen:Öğretmen,İlahiyatçı,idareci
    • Fatih Özgen:Öğretmen,İlahiyatçı
    • Füat Özgen: İng.Öğretmen
    • Bayram Demircan: Kimyacer,İdareci
    • Hasan Demircan:Öğretmen
    • Hasan Demircan :İlahiyatcı Öğretmen
    • Salih Demircan:Öğretmen
    • İsmail Demircan:Uzman Din görevlisi
    • Hüseyin Mezarcı :Hafız,din görevlisi
    • Halil Çakar : İlahiyatçı,öğretmen
    •  

     

     

    BASINDA GÖLYAKA (Alıntı)

    Gölyaka Tarihi:
    Sahip olduğu değerler bakımından ilk çağlardan bu yana insan yaşamında ideal özellikler taşıyan bir yerleşim alanı olarak karşımıza çıkan Gölyaka’nın ilk sahipleri Proto Hititler olmuş.
    İ..Ö. 5000 yıllarında Bithynia olarak adlandırılan Bursa, İzmit ve Bolu toprakları arasında kalan bölge İ..Ö. 2000 –1800 yılları arasında Hititlerce iskân edildiği Friklerin, Lidyalıların, Roma ve Bizans etkisine girdiği sanılıyor.

    İlçe İmamlar Köyü iken 1955’de Düzce’ye bağlı nahiye, 1962 yılında yakınında yer alan gölden dolayı Gölyaka olarak anılmaya başlamış. 3 Aralık 1999 yılından itibaren il olup Bolu’dan ayrılan Düzce’nin ilçesi olmuş.

    Geçmişte batılı gezginlerin de ilgisini çekmiş olan Düzce’nin en batı ucunda yer alan Gölyaka’da ilk yerleşim buluntuları Proto Hititler’e ait.
    Birinci Dünya Savaşı sonrasında Kafkasya’dan, Doğu Karadeniz Bölgesi’nden, Balkanlar’dan, Akdeniz Bölgesi’nden ve Kuzey Irak’tan bu bölgeye büyük göçler olmuş. 1962 yılında kadar İmamlar Köyü olarak anılan yörenin adı, bu tarihte Gölyaka olarak değiştirilmiş. Depremlerin ardından Aralık 1999’da Düzce’nin il olması nedeniyle Gölyaka da, Düzce’ye bağlanmış.

    Gölyaka Kültür Parkı:
    Gölyaka ilçesi Bati Karadeniz Bölgesi, bati sınırları içerisinde Düzce İlinin en bati ucunda yer almaktadır. Doğuda Düzce ili, batıda Sakarya’nın Hendek ilçesi, kuzeyde Gümüsova ilçesi ve güneyde Bolu’nun Mudurnu ilçesi ile çevrilidir.

    İlçede, tarih öncesi insan yaşantısına dair kesin delil ve kalıntılar bulunmamasına rağmen, sahip olduğu coğrafi konumu ve tabiatı itibariyle ilk çağlardan itibaren insan yerleşmesine uygun bir yöre olarak karşımıza çıkmaktadır. Gölyaka’yi içine alan toprakların ilk sahipleri Proto Hititler’dir. Gölyaka ve civarına yapılan göçler sırasında yaklaşık 400 yıldır burada yasayan ve yerli Türklerin bulunduğu görülmüştür. Gölyaka bir göl ve yani başında kurulan imamlara Köyü ile tarih sahnesine çıkmıştır. Evliya Çelebi, Katip Çelebi ve bati batili gezginlerin ilgisini çekebilmiştir. Birinci Dünya Savaşı öncesi ve sonrasında Osmanlı İmparatorluğu’nca kaybedilen veya Osmanlı otoritesinin sarsıldığı bölgelerden Kafkasya’dan, Doğu Karadeniz Bölgesi’nden, Balkanlardan, Akdeniz Bölgesi’nden ve Kuzey Irak’tan olmak üzere beş ana grupta bölgemize büyük göçler olmuştur.

    İmamlar Köyü 1932 yılında nahiye olmuş, 3 yıl sonra nahiyeliği kaldırılmış tekrar köye dönüştürülmüştür. İmamlar ismi 1962 yılında Gölyaka olarak değiştirilmiştir. Gölyaka nahiyesinde 1967 yılında Belediye teşkilatı kurulmuştur. Gölyaka Belediyesi Düzce ilçesine bağlık bir nahiye (bucak) iken 1987’de ilçe yapılarak Bolu’ya bağlanmıştır. Gölyaka 17 Ağustos Körfez depreminde en fazla hasar gören yerlerden biri olmuştur. 12 Kasım Düzce depreminde de ilçe büyük hasar görmüştür. Her iki depremde de toplam 106 kişi hayatini kaybetmiş ve 317 kişi yaralanmıştır.

    Depremlerin ardından Aralık 1999’da Düzce’nin il olması nedeniyle Gölyaka, Düzce’ye bağlanmıştır.

    Turizm Gölyaka su kaynakları bakımından Düzce’nin en zengin ilçelerinden biridir. İlçenin su göller bulunur: Eftendi Gölü, Kara Göl, Sari Göl, Cilbiz Kuyusu, Gölcük, Kuru Göl ve Katır Gölü.

    Gölyaka yaylaları açısından da zengindir. Pürenli, Kardüz, Yanık, Unluk ve Kizik yaylaları en basta gelen yaylalarıdır. Bu yaylalar yayla turizmi açısından gelecek vaadetmektedir. Özellikle de Kardüz yaylası kıs sporları ve turizmi için geleceğin merkezleri arasında gösterilmektedir.

    Melen Irmağı ve Aksu Çayı’da Gölyaka’nın ırmaklarından en başta gelenleridir. Bu ırmaklarda balıkçılık sporu yapılmaktadır. Gölyaka bütün bu güzelliklerinin yanı sıra ormanlarıyla da doğanın tüm güzelliğini sergiler. Başlıca ormanları şunlardır. Karamahmut, Keltepe, Güney, Çamlık, Koruluk, Büyük ve Küçük Balkaya, Karadağ, Mercantepe, Emeksiz, Konas Sağlamsu, Unluk ve Baltepe.

    Düzce’den çıkıp Gölyaka sapağından dönerek Köprübaşı Köyü üzerinden Gölyaka’ya yöneldiğinizde. önümüze çıkan İçmeler Köyü geçiyor, Yeniköy’den sola dönüyor, Aksu Deresi köprüsü geride bırakıp Kardüz Yaylası’na doğru asfalt yoldan tırmanmaya başlıyorsunuz. Saçmalıpınar Köyü ve Bakacak Köyü’nü sağınızda bırakırken 1800 rakımlı Kardüz güzergâhı boyunca göknar, kayın, ıhlamur, çınar, gürgen ve ceviz ağaçları yol boyunca eşlik ediyor.

    Yöre halkının misafirperver davranışı, trafikten, kalabalıktan arınmış dağ yolları, zirveye doğru farklılaşan hava ve bitki örtüsü, alabildiğine uzanan ve içinize coşku dolduran panorama heyecanlanmanıza neden oluyor. Oysa daha hiçbir şey görmediğinizi daha sonra anlıyorsunuz. Jeep safari, foto safari, dağ yürüyüşü, motocross, çim kayağı aktiviteleri için ideal bir yörede bulunduğunuzu fark ederken, Kardüz Yaylası öncesi Yanık Yaylası ile karşılaşıyorsunuz. Yol boyunca memeleri süt dolu besili inekler, köy kızları örüp başlarına taktıkları yün başlıklarla dikkatinizi çekiyorlar. Hem nazarlık, hem hayvanların karışmamasını sağlayan bu ponponlu yün başlıklar, boyunlarında sallanan çanların sesleri ile inekleri daha da sempatik hale getirirken Karadeniz toplumuna özgü gelenekleri tanımanıza neden oluyor. Saçmalıpınar Köyü bu tür duygularla geçiliyor, balık satın alınabilen ve balık pişiren Dere Evleri Balık Üretim Tesisleri geride kalıyor. Aksu Deresi suyunun, tadıyla balıklara lezzet kattığını öğreniyoruz. Bölgede dikkat çeken bitki örtüsü içinde mor renkleriyle orman gülleri, karayemiş olarak isimlendiren çiçekler, arıcılar tarafından üretilen "Acı bal"ın kaynağı oluyor. Acıbal’ın diğer bir adı da Delibal. Orman güllerinin çiçek açtığı haziran – temmuz ayları arasında kovanları, bu çiçekler üzerinde dolaşan arılar yaptıkları acı balla dolduruyor. Yöre halkı ise bu balın kuvvetli bir afrodizyak olduğunu heyecanla anlatıyorlar. Sabahleyin aç karnına bir çay kaşığı balın yeterli olacağını vurguluyorlar. Çevrenize baktığınızda gördüğünüz yaşlıların, 80 yaşında 400 davar güden çobanların bu balla ayakta kaldığına şahit oluyorsunuz. Fındık ezmesi, tereyağı bir kaşık bal karışımının yeterli mucize olduğuna inanıyorsunuz. Köyün yerlilerinden birini alıp kendinize rehberlik yapmasını isterseniz sizce yardımcı oluyorlar.

    Yaylalar, göller, şelaleler:
    Gölyaka, İstanbul’un yanı başında, Bolu’nun gölgesinde yıllarca beklemiş ve nihayet kendini göstermeye başlamış gizli bir cennet.
    Gezi boyunca nasıl olmuş da bugüne dek kendini bu denli saklamış dedirten ilçenin cennetten farksız doğası inanılması güç, zamana sığmayan, seyretmeye doyulmayan güzellikler sergiliyor. Gölyaka ve Güzeldere Şelalesi, özlenen atmosferi, gölleri, göletleri ile Kardüz Yaylası, bir kuş cenneti olan Efteni Gölü hafızamızda iz bırakacak.

    "Onbinlerin Dönüşü"nde Acıbal’ın rolü:
    Sadece bu bölgeye has olmayıp, Anadolu’nun bir çok yöresinde bulunan Acıbal (diğer adı da delibal), çok eski tarihlerden beri biliniyor.

    Ksenephon’un ünlü "Onbinlerin Dönüşü" adlı kitabında da bu ilginç baldan söz ediliyor. İ.Ö 401 yılında, Pers sarayında çıkan taht kavgasına karışan on bin Helen paralı askerin ana yurtlarına dönüşünün trajik öyküsünü anlatan Ksenephon da bu ordunun komutanlarındandı.
    "Onbinler" Mardin’in Cizre’sinden Anadolu’ya girdiler. Ağır kış koşullarında kuzeye, Trabzon’a doğru Anadolu’yu kat eden Ksenephon bu toprakların halklarına dair çok önemli bilgiler verdiği kitabında acıbaldan da söz ediyor. Trabzon yakınlarında Makronların yaşadığı bölgeye ulaşan "Onbinler" ormanda buldukları bu baldan bol bol yemişler. Ve hepsi derin bir uykuya dalmış. Orman içinde, ağaçlarda saklanan Makronlar da, ağır uykuda yakaladıkları "Onbinler"i kırmışlar.

    Mağaralar:
    Yol boyunca yöre halkı ve köylülerle yaptığımız sohbetlerde 15 Temmuz’dan sonra buraların şenlendiğini anlıyoruz. Bu yıl 67. Geleneksel Kardüz Yayla Şenliği 16-17 Temmuz’da yapıldı. Köylüler ‘buralara turlar, motosiklet grupları, kampçılar gelirler, bizler yardımcı olur, rehberlik yaparız ‘diyorlar. Çevrede bulanan mağaraları ve doğal güzellikleri anlatıyorlar tek tek. Kardüz Yaylası Küçükdere Mağaraları, İnnikaya Mağarası, Baklaya Takım Mağaraları var. Bu mağaralar doğal oluşumlardır, bir zamanlar buraları denizmiş, gemi bağlama yerleri varmış" diye ekliyorlar.

    Komando misali, keçinin zorlanacağı dik yamaçlara tırmanış başlıyor. Yol üzerin, yöre halkının bile bilmediği mağara kollara ayrılarak devam ediyor. İnmenin çıkmaktan daha zor olduğu oynak taşların, fındık ağaçları arasından dağ yoluna dönüp yola devam ediliyor. Birini bir başkası takip ederken Çamlık Deresi Kardüz Yaylası yolu, 93 no.’lu Çamlık Çeşmesi arkasındaki Kuru Çeşme’ye geldiğinizde yamaçta dalları birleşmiş iki ağaçla karşılaşıyorsunuz.
    "Ek yeri yok, kimin, kimin gövdesinden çıktığı, nasıl girdiği, kaynadığı hiç belli değil." Oldukça düşündürücü kayın ağaçlarının anatomisi, soruları, tahminleri cevapsız bırakıyor. Ortak gövde ve ortak köklü ağaçlara, bir de isim takarsak, bu kesinlikle "Kayınların Aşkı" olur.

    Havanın serinliğine, uzaktan koyunların çan seslerinin karıştığı, bol oksijenli nefis bir havada, yemyeşil çayırlar ve de ağaçlar arasındaki yolculuk Gölyaka sapağından sonra tam tamına 40 km. sürüyor. Kardüz’ün zirvesinde minik yapraklı çiçekler, sarılar, pembeler, morlar, papatyalar. Tepelerde kıştan kalan karlar, zirvenin sırtında etrafı tellerle çevrilmiş erenler mezarlığı.
    Yayla yaşamını bazısı sıcaktan, bazısı şifa niyetine kabulleniyor. Bronşit, astım, kalp, uykusuzluk problemi yaşayanlar... Hava, şifa ve tedavi kaynağı. Her taraftan fışkıran sular, pınarlar var.
    Elektrik yok, buna bağlı TV, çamaşır, bulaşık makinesi yok, diz üstü bilgisayar, günlük gazete yok. Otomobillerin radyo-kasetçalarlarından kemençe sesleri yayılıyor etrafa..
    Şöyle bir sınıyorsunuz kendinizi, acaba diyorsunuz ben bu hayata uyum sağlayabilir miyim? Yöre halkı sorularınızı cevaplıyor size pınar suyundan demlenmiş çaylarından ikram ediyorlar. Güneş erken doğarmış. Bazen öyle bir sis, yok yok öyle bir bulut çökermiş ki dağın zirvesine, kapınızı açınca odanıza bulut girermiş. Saatin 10.00 veya 12.00, günlerden salı veya perşembe olmasının hiç önemi kalmadığını bile düşünmeye başlıyorsunuz. Zaman duruyor gibi geliyor. Yaşlanmak bir yana gençleşiyorsunuz. Kent yaşamında iki katı dinlenerek çıkarken Kardüz’de 18’lik delikanlı oluveriyorsunuz.
    Yeni keşifler yapma, yeni yerler görme isteğinize karşı çıkamadığınızdan daha çok dolaşıyorsunuz.
    Çimlerin yuttuğu yol izleri görünmez oluyor bir tür off-road yaparak Sarı Göle ilerliyor, sonrasında Katırcı Gölü’nü görüyorsunuz. Çevrede bulunan ağaçların durgun göl yüzeyindeki yansımaları, kıyılarda ıslak zeminlerde su içip, karnını doyurma telaşında ki geniş kanatlı yabani kuşlar ilgi çekebiliyor. Uzaktan kekik otu ile beslenen sürüler ve onları koruyan kangal, çoban köpekleri geçiyor. Yöre halkı sürüye girmezsen sürüyü koruyup, yönlendiren köpekler bir şey yapmaz diyorlar.

    Kuşlar eskiden daha çoktu. Fındık için kullanılan zirai mücadele ilaçları ile tarlaya atılan suni gübrelerin, ilaçların sulara karışmasıyla kuşlarda azalmalar olduğunu, hatta arıların bile öldüğünü belirtiyorlar.

    Efteni Gölü, Kuş Cenneti ve Kaplıcası:
    Gökçedere Köyü’nden Hacı Yakup Köyü’ne doğru giderken Aksu deresi üzerinden geçiyor Efteni Gölü’ne yöneliyorsunuz.

    Göl kelimenin bünyesinde 35’i kalıcı, toplam 171 çeşit kuşa ev sahipliği yapan bir kuş cenneti olarak anılıyor. Leylekler, yaban ördekleri, tepeli beyaz balıkçıllar, angıt, sakarmeke, kuğular, gölün gediklilerinden olup kolay görünenler arasında yer alıyorlar. Kuşların göç yollarında, bir mola gölü olan Efteni nilüfer çiçekleriyle, sazlıklarıyla kuşları saklarken, fotoğraf ve kuş gözlemcilerine kompozisyon oluşturuyor. Boz kaz, sakarca, yeşilbaş, fiyu, bekri, çıkrıkçın, kılkuyruk, kaşıkçın, Macar, elmabaş, pas baş, gri balıkçıl, turna, toy, mezgeldek, çulluk, karatavuk, kızkuşu, karabatak mevsiminde foto safarisi için uygun özellikler gösteriyor. Göl, su kuşları üretme ve koruma sahası olarak tescil edilmiş, avlanma kesinlikle yasaklanmış. Göl yüzeyinin 25 hektardan 100 hektara çıkarılması sağlanmış.

    Efteni Gölü’nde, kuş türlerinin yanı sıra ender bitki türleri de yetişiyor. Nilüfer, süsen, düğün çiçekleri, kamış, nane, su mercimeği bitkilerinin yanı sıra; söğüt, dişbudak, kızılağaç, çınar gibi sucul karakterli ağaçlar da göze ilk çarpan bitkiler.

    Göl çevresinin bir bölümünü araçla gezme imkânı bulunuyor. Gölün muhteşem manzarasının seyri ise Toptepe yangın gözetleme merkezinden yapılıyor. İşletme için Milli Parklara, ormancılara, girişimcilere büyük iş düşüyor.
    Güzergâh boyunca doğal olarak yetişen, hormonsuz olup haşlanarak, kavrularak yenilen bir sebze çeşidi olan Ezeltere bitkisine rastlanıyor. Şimdi ziyaret sırası Gölyaka’nın en can alıcı noktası olan şelalesinde. (Efteni Gölü kıyısından gidip sağa dönerek 7 km. sonra toprak yola girince Güzeldere Şelalesi’ne ulaşacaksınız. İsterseniz Gölormanı—Toptepe’den 7 km. gidebilirsiniz. İsterseniz, Kartalyuvası’na; Gölyaka Hamam Üstü Köyü’nden (Güzeldere Köyü) 10 km. uzaklıkta Güzeldere Şelalesi’ne ulaşabilirsiniz.

    Efteni Kaplıcası:
    Küçük şirin bir kaplıca. Kenarları kükürtten sararmış mermerle çevrili iki havuz ve güzel bir bahçeye sahip. Bir zamanlar bu eski kaplıcada Rum kızı Eftalya’nın suya girdiği söyleniyor.

    Tarihin derinliklerinde bir zamanlar; (rivayete göre) Bizans Kralı bu bölgede ormanda yaverleriyle gezerken yanında kızı Eftalya da varmış. Ormanın bir bölgesinden duman tüttüğünü gören kral, yaverleriyle dumanın tüttüğü yere gider. Bir de suyun buharlaştığını görür. Kralın kızı, Eftalya rahatsızdır ve bu gölette banyo yapar. Kısa bir süre sora Eftalya’nın rahatsızlığı geçer. Şifa bulur ve ondan sonra burası Eftalya, Efteniya Kaplıcası olarak günümüze dek gelir. Kaplıcada, şu anda, dört yıldızlı bir termal turizm yatırımı var. Yöre halkı, Efteni Kaplıcası’nın; romatizma ve cilt hastalıklarına iyi geldiğini söylüyor.

    Yol üzerinde Hamam Üstü Köyü Orta Mahallede bulunan cami, dikkat çekiyor. Arabistan’da çalışmış olan bir ustanın gösterdiği fotoğraflar içinden mahalle halkının beğendiği model uygulanmış, yıkılan ahşap cami, bu kez beton olarak inşa edilmiş. Cami, Efteni Gölü’nün her yerinden görünen köşeli minaresiyle farklı bir mimariye sahip. Köyün, anıt çınar ağaçları, dere kıyısına kurulu teras ve kamelyaları ile 1895 tarihli su değirmenindeki "Kartal Yuvası" da beğeni topluyor.

    Güzeldere Şelalesi ve Mesire yeri:
    Güzeldere Mesire Yeri ve şelalesi Düzce’den 18, Gölyaka’dan ise 11. km. uzaklıkta. Hafta sonları oldukça kalabalık olan kamp ve piknik alanına binek otolarla gelinebiliyor. Geldiğinize de değiyor.
    Güzeldere Şelalesi için 120 m. yükseklikteki blok kayaların üzerinden dökülen bir nehir demek daha uygun olacak. Şimdi gözünüzün önüne kaleden kaleye 110 m. olan bir futbol sahasını getiriniz. Bunun üzerine 10 m. daha ilave edip dikine çevirin. Tam karşınızda akan bu nehrin döküldüğü tabanına ahşap basamaklarla inmeye başlıyorsunuz. Karşınızda koşarcasına, biraz da tepinerek akan sular içinizde bir coşku uyandırıyor. Şelale ve şelaleyi besleyen yan suların akış sırasında çıkardıkları sesler zihninizi meşgul eden sorunları unutturuyor, doğanın bu muhteşem güzelliğine teslim oluyorsunuz. Türkiye’de gördüğünüz diğer şelalelerle mukayese yapıyorsunuz, hep kazanan estetiği ve hacmiyle, Güzeldere Şelalesi oluyor!

    Göze sığmayan şelaleler topluluğu nereye bakacağınızı şaşırtıyor. Her anı, her saniyeyi, her yeri fotoğrafla dondurmak isterken, kendinizi doğanın tam kalbinde hissediyorsunuz. Böylesi güzel bir şelaleyi görmekle kendinizi farklı ve Suları takip etmekten yorulan gözleriniz kapanmak istiyor, açıkçası uykunuz geliyor fakat iştahınız baskın çıkıyor acıkıyorsunuz.

    Şelale girişinde geniş bir çim alan, çevresinde ağaçlıklar altında piknik masaları, çadır yerleri, araç park yerleri, bir büfe ve turizmi bilen bir işletmecinin elinin değdiği belli olan, temiz, oturulabilir bir kır lokantası.
    Çevrede görebileceğimiz bir başka doğa harikası ise Karagöl. Çevresini kayın, gürgen ağaçları orman gülleri ile çevrili gölü görünce ister istemez define bulmuş gibi seviniyorsunuz. Doğanın kalbinde saklanmış bu gölün yüzeyi kuru yapraklarla, kıyıları önce sazlar, sonra orman gülleri ile kaplı.
    İçinden akustikle çevreye yayılan kurbağa sesleri arasında gezinizi tamamlıyorsunuz.
    Daha ilerde Pürenli Yaylası ile Hira Yaylası var. Bir de Orman İşletme Müdürlüğü’ne ait misafirhane hizmete açık.

    Düzce’den dönerken:
    Hepimiz tatile çıkarken duyduğumuz heyecan ve sabırsızlıkla, yol hiç de gözümüzde büyümez. Oysa ki bu yolculuğun bir de dönüşü var.
    İşte Düzce bu noktada çok şanslı bir tatil yöresi. 2.5 saatlik bir otomobil yolculuğundan sonra İstanbul’a ya da Ankara’ya varabiliyorsunuz. Kısa ve yorucu olmayan bir dönüş.
    Ama dönüş yolunu biraz daha keyifli bir hale dönüştürmek isterseniz, mola için yine doğası ile sizi dinlendirecek Düzce yakınındaki Abant Gölü, Yedigöller, Sapanca’ya da uğrayabilirsiniz.

    Sapanca - İstanbul yolu üzerinde:
    Sapanca - İstanbul arası yaklaşık 120 km. Otomobil ile yaklaşık 1.5 saatlik bir yol. Sapanca Düzce ‘ye ve İstanbul’a yakınlığı ile uğrak yerlerden biri. Yazlıkçılar da rağbet ediyorlar. Sapanca’ya yaklaştıkça tepelere doğru ormanları yararak yayılıp giden villalar yol boyunca sizi izliyor.
    Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde önemli bir merkezdi. Şimdi Adapazarı’na bağlı. Sapanca’da bugün geçmişten pek az iz görebilirsiniz. Şimdi gölü, temiz havası ile bir sayfiye havasında.
    Göl kenarında, yürüyüş yolları, çay bahçeleri ve lokantalar sıralanmış.

    Sapanca’da yolun ortasında göreceğiniz ve üzerindeki bir levhada hikayesini okuyabileceğiniz kocamış Çınar geceleri ışıklandırılıyor.

    Kayın, meşe, karaağaç, kızılağaç, karaçam, kavak ve köknarın bir arada bulunduğu sık orman dokusu içinde 7 küçük gölden oluşan Yedigöller fotoğraf meraklıları için mükemmel bir plato.
    Her gölün adı ayrı: Büyükgöl, Küçükgöl, Deringöl, Seringöl, Nazlıgöl, Sazlıgöl ve İncegöl. 2900 hektarlık alanı kaplayan bu bölge 1965 yılında Milli Park ilan edildi.
    Yedigöller Milli Parkı girişinde kişi sayısı ve aracın özelliğine göre bir ücret ödeniyor. Çok fazla yürüyemeyenler için belirtmekte fayda var, göllerin bulunduğu alana kadar aracınızla gidebiliyorsunuz.
    Orman işletmesinin düzenlediği piknik alanında masa ve ocaklar var. Canınız piknik yapıp, balık pişirmek istiyorsa, buraya gelirken yol üstündeki alabalık üretme çiftliğine uğramanız yeterli.. Bir süredir sayıları azalan geyikler için geyik üretme çiftliği kurulmuş ve yörenin eski sakinleri yeniden boy göstermeye başlamışlar.

    Yedigöller gerçek bir doğa harikası; her mevsim başka güzel.
    Abant Gölü ve çevresi de öyle... (Aşağıda)

    Abant Gölü:
    Çam, köknar ve kayın ağaçlarının ile çevrili Abant gölünün çevresinde küçük bir yürüyüş yaparken, kıyılarında çok nadir karşılaştığımız nilüfer çiçeklerini görebilirsiniz.

    Kış boyunca her taraf karla kaplı, göl de buza kesiyor. Kötü bir sürprizle karşılaşmak istemiyorsanız buzun üzerinde yürümeyin, tehlikeli bir macera olur.
    Abant küçük bir göl olmasına rağmen yaz-kış ziyaretçisi bol. Kimi günübirlik, kimi hafta sonu tatili, kimi balayı, kimisi de bayi toplantısı için tercih ediyor.
    Yazla kış arasında manzara çok farklı. Kışa hükmeden kar her tarafı kapladığında gezi için kızak, çiçek ve yeşilin coştuğu ilkbahar ve yaz mevsiminde de faytonlar kullanılıyor. Burada 4 mevsim fotoğraf çekenler 4 ayrı Abant’a tanıklık etmiş oluyor.
    Bisiklet veya at binip gezinmek, ya da balık tutmak isteyenler için bunların hepsi mümkün. Ya da tatil dönüşünde eşe dosta bir hatıra götürmek istiyorsanız el işi hediyelikler de sizi bekliyor.

    Gölyaka'ya Nasıl Gidilir:
    Yola İstanbul’dan özel araçla çıkanlar otoyolu kullanırlarsa Düzce ayrımına kadar yaklaşık iki saat gibi bir sürede ulaşabiliyorlar. Oto yolun bazı kesimleri tamirat nedeniyle çift yönlü kullanılıyor. Yol üzerinde İzmit’te bir ve Sakarya devamında iki kısa tünel geçiliyor.
    Yayla turu yapacak olanlar Gölyaka veya Düzce’de yakıt ikmalini yapmalılar. 1840 m.lere doğru yaklaştıkça aracın çekişinde hafif bir düşme hissediliyor.
    Kardüz Yaylası ve dağın hemen her yerinden cep telefonu ile konuşmak mümkün oluyor.
    Parkurun büyük bölümü binek tipi araçla gezilebilir kalitede stabilize toprak yola motosiklet ile çıkanları tatmin edecek kadar keyifli, hafif tozlu. Yol boyunca köpek yok. Yine de koyun sürüleri içine girmemek gerekiyor.
    Güzeldere Şelalesine Gölyaka, Hacıyakup, Hamamüstü, Güzeldere Köyleri yolu üzerinden veya Düzce Çınarlı, Gölormanı, Hamamüstü, Toptepe Güzeldere köyleri yoluyla ulaşabilirsiniz. Fazla uzaklara gitmeden Gölyaka içinde piknik yapmak isteyenler en uygun ortamı Kültür Park’ta bulabilirler.

    Gülkaya'da Ne Yenir:
    Güzeldere Şelalesi’ne piknik amaçlı gidenler Düzce veya Gölyaka’da, köylüler tarafından oluşturulan semt pazarlarından piknik malzemesini tedarik edebilirler.
    Hazırlıksız gelenler için mesire yerinde bulunan kır lokantası, ızgara kuzu eti çeşitleri, alabalık yapıyor. Mönünüzü salata çeşitleri ile içeceklerle zenginleştirebilirsiniz. Alabalıkların yanında kızartılmış soğan, domates, biber, limon veren kır lokantasında alkollü içecek bulunmuyor.

    Mevsiminde (Mayıs-haziran aylarında) dağ çileği yenebiliyor veya kır lokantasından dağ çileği reçeli, doğal bal satın alabiliyorsunuz. Fındık, alınması gereken yöresel tatlardan bir başkası. Dağ turunuz boyunca rastladığınız pınarlardaki, yol çeşmelerinde ki sular içilebiliyor.
    Güzeldere Şelalesine İstanbul’dan istikametini gelenler Gölyaka’dan, Ankara istikametinden gelenler Düzce-Aydınpınardan Güzeldere Şelalesi’ne ulaşabilir ve Düzce-Gölyaka yöresine ait doğal ürünlerden ya da yol boyu tesislerde bulunan "Doğal Köy Pazarları"ndan alışveriş yapabilirler. Ayrıca Aydınpınar ve Gölyaka’da Alabalık (tereyağda, kiremitte, güveçte, tavada) yerken kaşarlı mantar istemeyi de unutmayın.

    Gölyaka'da Nerede Kalınır:
    Güzeldere Şelalesi mesire yerinde çadır kurup kamp yapmak isteyenler için uygun alanlar, kamp ihtiyaçları ve izcilik yapmaya elverişli üniteler bulunuyor.

    Kardüz Yaylası’nda konaklamak için yayla evleri sahipleri ile görüşmek gerekiyor.
    Otellerle ilgili bilgiler için kitabın arkasındaki rehber bölümüne bakınız.


ÇELEBİLER Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol